Tonguç'un Melekleri :))

Tonguç'un Melekleri: Sude, Gökçe ve Aslı..



Gezmek, deri değiştirmek gibi benim için, gezip gördükçe tazeleniyorum. Eskide kalıyor yorgunluklar, yılgınlıklar.. Yenilenip tazeleniyor, umut, heyecan ve hayat..


Gezmenin insana kazandırdığı en güzel kazanımlardan biri de "farkı farketmek". Herkesden hızlı ve kolayca görebiliyorsunuz hayatın her alanındaki farkı. Farkı farkettikçe de hayatı ve insanları anlamak daha kolaylaşıyor. Her türlü ortama rahatça uyum sağlıyabiliyorsunuz zorlanmadan.


---<<--<@
Gezmeye devam ediyoruz :) dün havanın güzelliğiyle yine yollara attık kendimizi oğlumla. Ya Taksim ya Cevahir yol güzergahımız, biri yolun sağında, diğeri solunda. Ne tarafa gitsek bilemedik, Cevahire doğru yürümek daha kolay geldi, gezdik güneşlendik, biraz da yeni cicişler aldık :) her şey iyi hoş da sanırım dışarı çıkmanın en kötü tarafı bu, para harcama (alışveriş) merakı :)) Kendime birşey almışlığım yok, ne görsem oğluma yakıştırıyorum şimdilik, onun olsun istiyorum herşeyin en güzeli.

Annem aradı tam ben yoldayken "yürüyoruz Cevahire doğru" dedim. "Sakın içeri girme, kapısından geri dön, dayanamaz birşeyler alırsın " dedi :) biliyor tabi oğlum için birşeyler almaya doyamadığımı :) Ve yine dayanamadım :)

Almakla kalsam yine iyi, bir de alışveriş sonrası para üstünü almamışım :) evde farkettim artık çok geçti :) Bir kaç kere de pazarda aynı şey oldu, ama orda da parasını verip alacağım poşeti bırakıp gitmiştim :) sonra arkamdan satıcılar bağırıp " abla poşeti unuttun" diye çağırdıklarında geri dönüp almıştım :))

Vel hasılı Hamilelik ve Annelik insanı bozuyor :) zeka küpü bile olsan, (bebeğin hariç) nerdeyse herşeyi hatta kendini bile unutuyorsun. Ne alacaktım, ne söyliyecektim, ne yapacaktım.. bunlar benim 13 aydır en çok kurduğum ve düşündüğüm cümleler :) Umuyorum ki en kısa zamanda eski halime geri dönerim :)
------<<--@


Çiğdem Öğretmen Tonguç'la tanıştı.
Çiğdem Öğretmenin Tonguç'a hediyesi.. Çiğdemcim çok sağol. Umarım Üzerindeki balıklar bol kısmet getirir Tonguç'a :)


Bu gün de okuldan arkadaşım Ayşegül Öğretmene gittik. Bu sayede, uzun zamandır görmediğimiz arkadaşlarımızla da görüşmüş olduk. Ama benim tatlı mı tatlı oğlum uykusu gelip huysuzlanınca doyamadan evimize geri döndük :( Herkesi bir arada ve "zil çaldı, ders başladı," telaşemiz olmadan gördük, muhabbet ettik.

Tonguç'a hafta sonu gezisinde anne sütü dışında birşey verememiştim. Eve gelince yeniden başladık hamham' lara :) Bu gün patates ve havuç püresine bir kaç yaprak da ıspanak koydum. Düdüklünün vitamin kısmında pişirdim. Suyuyla da az biraz irmik pişirip karıştırdım püreye, çok az yağ ilavesiyle Tonguçbey hapur şupur büyük bir iştahla yedi :) Maşallah. 2 gündür tadımlık yalattığım muzu bu gün elma püresiyle beraber verdim. Bayıldı Oburiks oğlum :) tatlı canavarı olacak sanıyorum. Karnı doyunca nasılda keyfi yerine geldi, 3 kere de kaka yaptı :) Ek gıdaya geçmekte ne kadar doğru bir karar aldığımızı bir kez daha anladım.

Rabbim! Sen kimseyi İşsiz, Aşsız ve Evsiz Bırakma..

1 yorum:

  1. Pınarın Kulubesi Says:

    Ya Ayça şu ek gıda konusunda beni kötü etkiliyorsun. Kendimi Can'a elma suyu içirirken, muz ve portakal yalatırken buluyorum. Benim oğlumda bayılıyor heyecanla nasıl somuruyor ama yarıda kesiyorum. Ne yapıyorum ben ya diyorum. 6 ay anne sütü diyorum:)
    Şu an sadece diliyle tat alsın yeter.